top of page

Post Occupancy Evaluation (POE) - Yerleşim Sonrası Değerlendirme (YSD) Neden Önem Kazanacak Bir Alan

İnşaa ettiğimiz binaların nasıl bir performans gösterdiği bizim kültürümüze biraz yabancı bir

konu gibi gözüküyor ilk bakışta. Ancak, 2 Mayıs 2017 yılının sonuna kadar binalarda Enerji Kimlik Belgesi (EKB) zorunluluğunun getirilmesinin (detay için), yakın çevremize baktığımızda apartman sakinlerinin ısı giderlerini düşürmek için ( özellikle büyük şehirlerde) mantolama/dış cephe ısı yalıtımı uygulamalarını benimsemeye başlamaları aslında YSD anlayışının birer göstergeleridir.





Neden bu tip uygulamalara ihtiyaç duyduğumuz ise, aşikar olmasına rağmen, yine de yazmakta/hatırlatmakta yarar var:

  • Zamanımızın yaklaşık %90’ını yakın kısmını apartmanlarda/evlerimizde/ ofislerimizde geçirdiğimizi hatırlatmak ile başlayalım. Hal böyle iken, bu binalarımızın içinde neden yaşam kalitemizi arttırmayalım? Neden daha verimli çalışmayalım? Neden daha sağlıklı yaşamayalım?


  • Yapıların işletim giderlerini düşürmek için (özellike elektrik ve ısıtma giderlerinin yüksek olduğu yerleşim alanlarında) YSD bir gereklilik olmuştur ve piyasada teknoloji arttıkça akıllı bina uygulamaları/ bina yönetim sistemleri (EEC Systems, Schneider-Electric, Honeywell, Siemens ve dahası ) geliştirilmeye başlamış ve hızla büyümeye devam eden yeni bir sektör olmuştur.


  • Sera gazları salınımına bağlı olarak Küresel Isınma ve İklim Değişikliği Konferansı ile alınan küresel tedbirler gün geçtikçe yaşam tarzımı değiştirecek. ( 21 Aralık COP21 - Paris Agreement) Yani, öncelikle daha verimli enerji tüketimi ve sonrasında daha az kömür, daha az doğal gaz gibi sonlu enerji kaynak tüketimlerini zaman içinde indirgemek hedef olmaktadır. İnşaa ettiğimiz binaların büyük bir çoğunluğunun daha 30-40 yıl bizimle olacağını ve bu kadar zaman içinde COP21 anlaşmasını kabul etmiş bir Birleşmiş Milletler Üyesi olarak Türkiye (http://www.un.org/en/members/), yönetmeliklerinde, bu alanda yaşanacak muhtemel değişiklikler ile (nasıl ki EKB 2017 yılı sonuna kadar belge edinme zorunluluğu geldi ise) binalarda enerji tüketim önlemleri bir zorunluluk olmaya başladığında YSD daha bir önem kazanacaktır.


YSD nedir?


Ölçülemeyen bir bilgi, objektif olarak değerlendirilemez. Bu çerçeveden baktığımızda, EKB ile planlanan binaların öncelikle, enerji kullanım miktarlarının nesnel olarak değerlendirilmesine ve belge ile tastik edilmesine yardımcı olmaktadır. Böylece, YSD uygulamaları için ileriki aşamalarda, bu belgeler bina bazında çok değerli veri kaynakları olacaktır. Bundan sonraki aşama, örneğin enerji tüketimi bakımından neden/nasıl/ne zaman çok veya az enerji tüketimi yaptığımızı anlamanın yanı sıra, somut çözümler sunmak, doğru teşhisi önermek çok daha kolay olacaktır.

Aşağıdaki şekilde YSD ve yorumlanması konusunda, yaptığım araştırmada okuduğum kaynaklardan elde ettiğim bilgileri sentezleyerek, YSD’nin üç ana başlık ile yakından ilgili olduğunu ve bu bakımdan yorumlanabileceği görüşünü ortaya koydum. Buna göre, bir YSD çalışması yapılmasına karar verildiği zaman, insan faktörü, tüketilen kaynaklar ve işletme tipi/yöntemi incelenmesi gereken ana konu başlıklarıdır. Her başlığın altında detayları dallandırılmış ve bu başlıkların birbiri ile yakından ilişkisi ortaya konarken, aynı zamanda tablodan da anlaşılacağı üzere hepsinin birarada değerlendirilmesinin YSD’nin yorumlanması için rehber niteliğinde olduğu ortaya çıkmıştır. (Araştırmanın tamamını okumak için- tıklayınız.) Yani YSD çok kapsamlı, titiz ve uzun çalışma gerektiren bir değerlendirme sistemi olup, aralıklı olarak kontrollerin yinelenmesi uygundur.

Bina performasını belirleyen üç temel etkenin YSD (POE) sisitemindeki yeri ve yorumlanması (Edwards, 2013, sf. 69; Leaman & Bordass, 2007, sf. 663; Croome, 2013, p. 09; Poblete, 2013, sf. 17,33; Stevenson, 2009, sf. 126)

Bina performasını belirleyen üç temel etkenin YSD (POE) sistemindeki yeri ve yorumlanması (Edwards, 2013, sf. 69; Leaman & Bordass, 2007, sf. 663; Croome, 2013, p. 09; Poblete, 2013, sf. 17,33; Stevenson, 2009, sf. 126)

YSD’nin gerekliliği ve ne anlama geldiği başlıklarından bahsettikten sonra, NASIL uygulanacağı hakkında da somut basit örnekler vererek konuyu desteklemeye çalışacağım. Bu anlamda, akıllara gelen en önemli sorulardan birisi, ekonomi ve maliyet boyutu. Bir diğeri ise kaç sene içinde yapılan yatırım bize geri döneceğidir. Bu bakımdan beklentilerimiz arttıkça maliyet de artmaktadır. Fakat yaşadığımız binalara dönük pratik çözümler sunabilmek, bu noktada kilit öneme sahiptir ki, bu da yukarıda bahsettiğimiz YSD bileşenlerinin, ele alınan yapıda, iyi bir analiz sonucu çıkarılabilir.

YSD Teknikleri – Sorun ve Çözüm:

“User Issues” başlığında geçtiği gibi, bina içinde yaşayan her bir bireyin, memnuniyet seviyesini, sağlık değerlerini ve üretkenliğini nasıl ölçersiniz? Basit yanıtı kendilerine tek tek sorarak. Yani çeşitli anket yöntemleri ile. İsabetli sorular ve doğru yaklaşımlar ile doğru cevaplar almak ve bina performansına dönük sorunları kolayca tespit etmek mümkündür. Sadece anket başlı başına yeterli değildir tabii ki; fakat önemli bir göstergedir. Anket ile elde edilen göreceli bilgi, objektif veriler ile (yani birtakım ölçüm aletler ile – termometre, Co2, nem, rüzgar vs. gibi hava değişimleri, enerji,ısı ve su tüketimine bağlı mekanik –elektrik tesisat, kombi, klima, sayaçlar vs. ) belli bir süre kontrol edilir ve ölçülür. Bu süre ne kadar uzun sürer ise, daha sağlıklı veri elde etme şansı da o oranda artar. (Önerilen ise bir tam döngü sezonudur- yani yaklaşık bir yıl) Böylece hem subjektif hem objektif veriler sayesinde YSD için önermeler sunulmaya hazırdır.

Örneğin binamızın bir şirkete ait olduğunu düşünelim. Ve, cama yakın oturan çalışanların kışın soğuktan, yazın ise sıcaktan dolayı sıcaklık faktörüne bağlı olarak çalışma performanslarının düştüğü, verimliliklerinin azaldığını ve hatta şirketten soğuduklarını düşünün.

Bu durumda öncellikle Anket (Questionnaire) uygulaması ile bu apartman sakinlerinin/ ofis çalışanlarının binaya dönük şikayetleri anlaşılır, ölçüm aletleri ile bu problemler tastik edilir ve gerekli önermeler ortaya konur. Örneğin; dış cephe cam kaplamalarının düşük ısı geçirgen (low-e-camlar ile) camlar ile değiştirilmesi, yazları ise güneş kırıcılar ile aşırı ısı ve ışık yayılımını engellemek muhtemel çözümler olabilir.


Aynı zamanda binanın kilit noktalarına ( Örneğin, kapı-pencere kenarları: hava akışı tespiti) , belli başlı yerlerine, hava değişimi ölçmek ve kontrol altına almak için, birtakım araç ve gereçler göze çok batmayacak şekilde yerleştirilebilir. Örneğin, elektrik tüketimini azaltmaya dönük LED ve fotosel/sensörlü aydınlatmaların, termostatların oda oda ayrı ayrı kullanılması pratik çözümlerdir. Bunun gibi çözümlerin sistemli olarak bütün bir binada uygulanması ve kontrol altına alınması YSD teknikleridir. Eğer, YSD için bir bütün olarak değerlendirme yapılmaz ise, tam çözüm ortaya konulmuş sayılmaz. Örneğin, dış cephe ısı yalıtım yapılması ile kışın ısı giderleri düşürülürken; bina içinde havalandırma sistemleri verimli kullanılmıyor ya da mekanik havalandırma yok ise , taze hava akışının sağlanamaması nedeniyle basık, bunaltıcı ve hava kalitesi kötü ortamlar, çeşitli sağlık problemlerine sebebiyet verebilir.


YSD çalışmaları her ne kadar çok avantajı bulunsa dahi, binaların mevcut lokasyon, oryantasyon ve tasarım karşısında, etkileri sınırlıdır, bu nedenle kısıtlı çözümleri en pratik şekilde sunmaya çalışması amaç edinilirse, gün geçtikte bu alan daha da başarılı olacak ve yaygınlaşacaktır.


Referanslar:

- Edwards, B., 2013. Post-Occupancy Evaluation (POE) and the Responsibility of Architects. In: B. W. a. N. E. Edwards, ed. Green Buildings Pay Design, Productivity and Ecology. Oxon & New York: Routledge, pp. 67-70.

- Leaman, A. and Bordass, B., 2007. Are users more tolerant of ‘green’ buildings?. Building Research & Information, 35(6), pp. 662-673.

- Croome, D., 2013. Sustainable healthy intelligent buildings for people. In: D. Croome, ed. Intelligent Buildings Design, management and operation. London: ICE Publishing, pp. 1-24.

- Poblete, N., 2013. Post Occupancy Evaluation of Homes in the United Kingdom to develop an Affordable P.O. Methodology for Homes in Chile, s.l.: The University of Nottingham.

- Stevenson, F., 2009. Post-occupancy evaluation and sustainability: a review. Institution of Civil Engineers, Urban Design and Planning 162(DP3), pp. 123-130.

Öne Çıkanlar
Güncel Yayınlananlar
Başlıktan Arama
Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page