top of page

Atlanta ve Barselona - Şehirlerin DNA’sı

Aşağıdaki grafik NYU(New York University)'nun Stern Kentleşme Projesi’nde kıdemli araştırmacı Alain Bertaud tarafından oluşturuldu.* Eskiden Dünya Bankası'nın başlıca şehir plancısı idi. Çalışmalarının bir kısmında, dünya şehirlerinin yoğunluklarını karşılaştırmaya odaklanmıştır.


Atlanta ve Barselona - Şehirlerin DNA’sı

Metropol Atlanta ve Barselona'nın çarpıcı karşılaştırmasında, iki bölgenin neredeyse aynı nüfusa sahip olduğunu görebilirsiniz. Aynı zamanda demiryolu transit geçişleri için yaklaşık olarak benzer bir uzunluğa sahipler: Barselona’nın 99 km., ​​Atlanta’nın 74 km. uzunluğunda demiryolu hattı var. Ancak yaşam şekilleri daha farklı olamaz. Atlanta, çok ama çok daha fazla alana yayılmış. Aslında Atlanta'nın kentleşmiş bölgesi Barselona'nın 26.5 katıdır. Bertaud, bu yayılmanın transit sistemlerin işlevi üzerinde çok büyük bir etkiye sahip olduğunu açıklıyor:


Kentsel yoğunluklar önemsiz değildir; ulaşım seçimini ciddi ölçüde sınırlarlar ve çok yavaş değişirler. Atlanta ve Barselona arasındaki yoğunluk farklılıkları nedeniyle, aynı metro hattı uzunluğu Barselona'daki nüfusun% 60'ına, ancak Atlanta'da sadece% 4'e erişmektedir. Atlanta'nın düşük yoğunluğu, bu şehri metro geçişleri için uygunsuz/gereksiz hale getiriyor.


Bertaud’a göre, bir metro istasyonunun “ulaşılabilir” olması yaklaşık 500 metre uzaklık içinde olmasına bağlı.


Bertaud'un karşılaştırması esasen, düşük yoğunluklu kalkınmanın şehir hayatının bir yönünü nasıl etkilediğine odaklanır: ulaşımın verimliliği. Ancak, Atlanta'nın şehir yapısının bu denli doğaya yayılması beraberinde birçok başka etkilere/olumsuzluklara yol açıyor: atık, zaman kaybı, verimsizlik ve yüksek maliyetler üretiyor. Atlanta'nın genişleyen ölçeği, Barselona'nın kamu altyapısı ve hizmetlerine yapacağı harcamaların 26.5 kat daha fazlasını bu tür hizmetlere ve yollara yapmasını gerektiriyor. Aynı zamanda, bu durum, şehir insanlarının, günlük yaşamlarını aynı sürdürebilmeleri (muhtemelen daha fazla stres) için kişisel harcamalarını ve çevresel etkilerini ister istemez arttırmasına rağmen daha fazla yolculuk etmesi gerektiği anlamına geliyor.


Bir kentin DNA’sı araba altyapısıyla-yollar, otoyollar, otoparklar gibi – aynı anlama geldiğinde, bunu değiştirmek oldukça zor. Bu bağımlılık bütün kararları etkiliyor ve kararlı çabalara rağmen değişimin gerçekleşmesini onlarca yıl erteleyebiliyor.” (Bir Kent Sürdürülebilir Olabilir Mi? Sf.217, M. Renner)


* Grafik üzerinde 2014 yılı güncellemeleri WorldWatch tarafından yayınlanan Bir Kent Sürdürülebilir Olabilir Mi? Sf.216'dan alınmıştır.


Kaynak:












Öne Çıkanlar
Güncel Yayınlananlar
Başlıktan Arama
Bizi Takip Edin
  • Facebook Basic Square
  • Twitter Basic Square
  • Google+ Basic Square
bottom of page